Hakan GÜNDEŞ Kıdemli Avukat
Ömer KÜÇÜKORDU Yasal Stajyer
[email protected]
18 Kasım 2024
A-
A+
Vergi Usul Kanunu’nun yeni değişiklikleri, özellikle son dönemde hem kayıt dışı ekonominin önlenmesine yönelik önemli bir adım olarak görülmekte hem de finansal denetimlerin artırılmasını hedeflemektedir.
02.08.2024 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 7524 sayılı Kanun’un 6. maddesi ile Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 257. maddesinde yapılan değişiklikle; Maliye Bakanlığına tahsilat ve ödemelere tevsik zorunluluğu getirebilmesine ilişkin yetki kapsamına, mükellef olmayan kişiler de dahil edilmişti.
18.10.2024 tarih ve 32696 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 459)’nde Değişiklik Yapılmasına Dair 572 No.lu Tebliğ (“Tebliğ”) ile yapılan son değişiklikler de özellikle belirli bir miktarı aşan tahsilat ve ödemelerin kayıt altına alınması zorunluluğunu getirmiştir. Tebliğ kapsamında belirli bir miktar olarak tayin edilen tutar 7.000 TL olarak takdir edilmiştir. Bu kapsamda örneğin;
7.000 TL’yi aşması durumunda, aracı finansal kurumlar aracılığıyla yapılması ve bu işlemlerin söz konusu kurumlarca düzenlenen belgeler ile belgelendirilmesi zorunlu hale gelmektedir.
Belgelendirme zorunluluğu kapsamında olanlardan araç kiralama faaliyeti ile uğraşanların vermiş oldukları motorlu kara taşıtı ve motorlu kara aracı kiralama hizmetlerine ilişkin tahsilat ve ödemelerin ise yukarıda belirtilen limit ile sınırlı kalmaksızın, aracı finansal kurumlar tarafından düzenlenen belgelerlerle tevsik edilmesi zorunludur.
Yeni Düzenlemeler ve 7.000 TL’lik Sınır
Tebliğ çerçevesinde, tüketiciler ve işletmeler arasında yapılan ve 7.000 TL'yi aşan her türlü tahsilat ve ödemelerin, finansal kurumlar aracılığıyla yapılması zorunludur. Finansal kurumlardan kasıt ise ödemelerin bankalar, PTT şubeleri veya aracı ödeme kuruluşları aracılığı ile yapılmasıdır. 7.000 TL'yi aşan ödemelerde, işlemi gerçekleştiren taraflar, bu ödemeleri belgelemek zorundadır. Mevzuat kapsamında tevsik edici belgeler ise fatura, perakende satış vesikaları, gider pusulası, banka dekontları, sigorta poliçeleri gibi mükelleflerin tutmak ve/veya düzenlemekle yükümlü olduğu ve ibrazının zorunlu olduğu belgeler olarak kararlaştırılmıştır. Düzenleme kapsamında kararlaştırılan belgelemenin yapılmaması halinde hem ödemeyi yapan hem de ödemeyi alan taraf ayrı ayrı cezalandırılacaktır.
Tüketiciler İçin Ne Anlama Geliyor?
Yeni düzenlemeler, özellikle tüketicilerin büyük miktarlı alışverişlerinde önemli bir değişikliği beraberinde getirmektedir. Bundan böyle tüketiciler de örneğin bir beyaz eşya ya da mobilya alımı gibi 7.000 TL'yi aşan alışverişlerinde, ödemeyi nakit olarak yapamayacaklar. Örneğin, 15.000 TL değerinde bir buzdolabı satın alan bir tüketici, bu ödemeyi doğrudan satıcıya nakit olarak vermek yerine, banka ve/veya PTT şubesi aracılığıyla yapması gerekecektir.
Tebliğin kapsamına girmeyen tahsilat ve ödemeler
Vergi Usul Kanunu 459 Sıra No.lu Genel Tebliğ madde 4.2’de ise tevsik zorunluluğu kapsamında olmayan tahsilat ve ödemeler sınırlı sayıda sayılmıştır. Bu çerçevede merkezi veya mahalli yönetim kapsamındaki kamu idarelerinde, sermaye piyasası aracı kurumlarında, döviz alım-satım işlemlerinde, tapu sicil müdürlüklerinde, noterlerde yapılacak olan işlemlerin ve ayrıca mükelleflerin yabancılarla ve/veya Türkiye’de ikamet etmeyen gerçek kişilerle yapacağı işlemlerin tevsik zorunluluğu kapsamında olmayan önemli istisnaları oluşturmaktadır.
Yabancı ve/veya Türkiye’de İkamet Etmeyen Kişilerin Durumu
Yabancılar ve/veya Türkiye mukimi olmayan gerçek kişilerle yapılacak işlemlere ilişkin tahsilat ve ödemelerde düzenlenecek faturalara söz konusu kişilerin pasaport numarasının yazılması ve nakit olarak tahsil edilen tutarların, tevsik zorunluluğu kapsamında olanlar tarafından tahsilatı takip eden ilk iş günü sonuna kadar aracı finansal kurumlarca düzenlenen belgelerle tevsikinin sağlanması zorunludur.
Banka Hesabı Olmayanlar İçin Düzenlemeler
Tebliğ kapsamında banka hesabı olmayan veya kredi kartı kullanmayan kişiler için de önemli değişiklikler getirmiştir. Bu çerçevede banka hesabı olmayan kişilerin, 7.000 TL'yi aşan bir ödeme yapmak istediklerinde bu ödemeyi satıcının banka hesabının bulunduğu bankaya ait şubeye giderek gerçekleştirebilirler. Ödemeyi gerçekleştiren kişi, bankaya veya PTT şubesine giderek ödemenin belgesini almalı ve bu belgeyi satıcıya sunmalıdır. Tebliğ ile birlikte banka hesabı bulunmayan kişiler dahi tevsik zorunluluğunu yerine getirmiş sayılacaktır.
Aynı Günde Aynı Kişi veya Kurumlarla Yapılan İşlemler
Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği Sıra No: 459’daki bir diğer önemli düzenleme ise aynı gün içerisinde aynı kişi veya kurumlarla yapılan işlemler ile ilgilidir. Bu çerçevede bir gün içinde aynı kişi ya da kuruma yapılan işlemlerin toplam tutarı 7.000 TL’yi aşıyorsa, her bir işlem tutarı ayrı ayrı 7.000 TL’nin altında kalsa bile, tevsik zorunluluğu sınırın aşıldığı andan itibaren yine devreye girecektir.
Taksitli Yapılan Ödemeler ve Tahsilatlar
Tebliğ’de, taksitli yapılan tahsilat ve ödemelere ilişkin de düzenlemeler yer almaktadır. Bu çerçevede ilgili işlemdeki toplam bedel 7.000 TL'yi aşıyorsa, bu bedel farklı tarihlerde kısım kısım ödenmiş olsa dahi, her bir tahsilat ve ödeme tevsik zorunluluğu kapsamında olacaktır. Diğer bir ifade ile toplam tutarın 7.000 TL’yi aşması halinde, bu ödemenin her kısmı için finansal kurumlar aracılığıyla belge düzenlenmesi gerekmektedir.
Cezai Yaptırımlar
Düzenlemeye uyulmaması durumunda cezai yaptırımlar söz konusudur. Tebliğ’e göre, hem ödemeyi yapan hem de ödemeyi alan taraf, bu zorunluluklara uymadığı takdirde Vergi Usul Kanunu’nda belirtilen cezalar ile karşılaşacaktır. Buna göre mükellefler ve mükellef olmayanların her birine, her bir işlem için;
az olmamak üzere işleme konu tutarın %10’u nispetinde özel usulsüzlük cezası uygulanacaktır. Özel usulsüzlük cezası her bir işlem için asgari tutarlardan az olmamak üzere ayrı ayrı kesilecek olup bir yılda kesilecek ceza toplamı 20 milyon Türk Lirasını geçemeyecektir.
Tevsik zorunluluğuna aykırı bir şekilde ödeme yapanların; durumu, ödemeyi takip eden beş iş günü içerisinde kendiliğinden idareye bildirmesi halinde, ödemede bulunan adına bu düzenleme uyarınca özel usulsüzlük cezası kesilmeyecektir.
Yayınlara dön